İşitme kayıplarının neredeyse üçte birinin yüksek sese maruz kalma sonucu oluştuğuna dikkat çeken Odyoloji Uzmanı Huri Aydoğan, müzik dinlerken veya oyun oynarken aralıklı olarak kulaklıkların çıkartılmasını tavsiye etti. Aydoğan, işitme kaybının kulak çınlaması, sesleri net olarak ayırt edememe, televizyon veya müzik sesini yükseltme ihtiyacı ile kendini belli ettiğini ve bu belirtilere dikkat etmek gerektiğini söyledi.
İşitme kaybının kulak, işitme yolları veya beyindeki işitme merkezinde işlevlerin bozulmasına bağlı ortaya çıkan bir sağlık sorunu olduğunu anlatan Acıbadem Adana Hastanesi Odyoloji Uzmanı Huri Aydoğan, çeşitli hastalıklar, gürültü, genetik özellikler gibi nedenlerin bu kayba neden olabileceğini ifade etti. Uzun süre kulaklıkla müzik dinlemenin işitme kaybına yol açacağı konusunda önemli uyarılarda bulunan Aydoğan, "Gürültü sağlık açısından mesleki ve çevresel bir tehlikedir. Yüksek sese maruz kalmak kalıcı olarak işitme kaybına sebep olabilmektedir. Yaklaşık olarak işitme kayıplarının üçte biri yüksek sese maruz kalma sonucu oluşmaktadır" dedi.
Gürültüye bağlı işitme kaybının en sık görüldüğü meslek alanlarını "madencilik, inşaat, fabrikalar gibi imalat ortamları" olarak sıralayan Odyometrist Aydoğan, mesleki gürültü dışında işitme kaybına sebep veren en büyük etkenin ise "yüksek sesle müzik dinlemek" olduğunu, gürültüye maruz kalan kulakların zamanla çınlama, uğultu veya seslerin boğuk gelmesi gibi şikayetleri olabileceğini söyledi.
"95 desibelin üstü ani işitme kaybına yol açabilir"
Kulaklıkla müzik dinlerken ses seviyesinin yüksek tutulmaması ve kulakların uzun süre sese maruz kalmaması gerektiğinin altını çizen Aydoğan, "Örneğin bir motosiklet 100 desibel, saç kurutma makinesi 90 desibel ses üretiyor. Buna karşılık olarak da bir kulaklığın çıkaracağı ses de hemen buna yakındır. Uzun süreli yüksek sesle müzik dinlemek veya oyun oynamak için kullanılan kulaklıkların ilk başlarda fark edilmezse de zamanla kendini çınlama ve işitme kaybı ile gösteren etkileri olabilmektedir" diye konuştu.
Özellikle yüksek sesli yerlerde çalışan kişileri tehdit eden yüksek sesin yani 95 desibel ve üstünün ani işitme kayıplarına neden olabileceğini ifade eden Aydoğan, insan kulağının 85 desibel ses seviyesine en fazla 8 saat dayanabileceğini ve bunu göz önüne alarak hareket etmek gerektiğini dile getirdi.
"Konuşmaları zor anlamak işitme kaybına işaret eder"
İşitme kaybının aşamalı olarak ya da aniden gelişebileceğinden bahseden Odyometrist Aydoğan çoğu zaman herhangi bir belirti görülmediğini, bazı hastalarda ise seviye seviye kayıplar yaşanabileceğini kaydetti.
Bazı insanların yaşadıkları işitme sorunlarını fark etmediğine dikkat çeken Aydoğan, "Kişilerden sözlerini tekrarlamalarını istiyorsanız, kalabalık ortamlarda sesleri net olarak ayırt edemiyorsanız, televizyon izlerken veya müzik dinlerken sesin yükseldiğini anlamıyorsanız ve çevrenizdekiler sizi uyarıyorsa, telefondaki konuşmaları zorlukla anlıyorsanız, sohbetleri takip etmekte zorluk çekiyorsanız, konuştuğunuz kişilerin boğuk sesle konuştuğunu veya mırıldandığını düşünüyorsanız işitme kaybı yaşıyor olabilirsiniz. Bu işaretleri iyi gözlemleyin. Bu tip durumların tekrarlaması durumunda bir kulak, burun ve boğaz hastalıkları veya odyoloji uzmanı ile görüşmelisiniz" şeklinde konuştu.
"Kulak test ve kontrollerini ihmal etmeyin"
İşitme kaybını önlemek için alınabilecek önlemlere de değinen Aydoğan, müzik dinlerken aralıklı olarak kulaklıkların çıkartılmasını tavsiye etti. İş ortamında yüksek sesli alanlarda görev yapılıyorsa kulak tıkaçları kullanılması gerektiğini söyleyen Aydoğan, kulak tıkacının en büyük avantajının işitme sağlığında yüksek seslere karşı koruma olduğunu ve bu yüzden yüksek sesli alanlarda korunmak için kullanmak gerektiğini aktardı.
Belirli aralıklarla işitme testi ve kontrollerinin yapılması gerektiğine de dikkat çeken Aydoğan, erken tanı açısından yaşlıların veya gürültülü ortamda çalışanların KBB uzmanına gitmeleri ve uzmanın yönlendirmesiyle yaptıracakları işitme testlerini ihmal etmemesi gerektiğini belirtti. Ayrıca enfeksiyona karşı kulak hijyenine dikkat etmek ve KBB hekimlerinin önerilerini dikkate almak gerektiği de dile getirildi.
