Mersin’de okul çıkışı bir öğrencinin ölümüne, bir öğrencinin de ağır yaralanmasına neden olan sürücünün yargılanmasına devam edildi. Sanık Coşkun T., "Ben ölseydim de o çocuklara bir şey olmasaydı" derken, kazada kızını kaybeden Kamil Ekinci, sanığın beyanlarının heyeti etkilemeye yönelik ve öğretilmiş olduğunu söyledi.
Edinilen bilgiye göre, Yenişehir ilçesinde geçen yıl 23 Mayıs’ta meydana gelen olayda, ortaokul öğrencileri Elif Su Ekinci (11) ve Elif Yüksel’e (11) yaya geçinden yolun karşısına geçerken, Coşkun T.’nin (25) kullandığı 33 ACY 335 plakalı kamyonet çarptı. 34. Cadde’de bulunan Yenişehir Proje İmam Hatip Lisesi önündeki kazada Elif Su Ekinci olay yerinde hayatını kaybederken, ağır yaralanan Elif Yüksel de ambulansla Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldı. Sürücü Coşkun T. ise çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı. Önce Mersin Şehir Hastanesi sevk edilen Yüksel’in tedavisi ise Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nde sürüyor.
Mersin Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, tutuklu sanık Coşkun T.’nin ’taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan yargılanması talep edildi. İddianamede, sürücünün kazanın oluşumunda asli kusurlu olduğu belirtildi. Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamenin ardından davanın ikinci duruşması bugün görüldü. Tutuklu sanık Coşkun T., taraf avukatları, müşteki ve sanık yakınları salonda hazır bulundu.
"Bu olay nedeniyle uykularım kaçıyor"
Duruşmada söz verilen sanık Coşkun T., Bozön köyünde kepçe operatörü olarak çalıştığını belirterek, önceki ifadelerine ek olarak pişmanlığını dile getirdi. Coşkun T., "Öncelikle böyle bir acıyı mağdurların ailelerine yaşattığım için son derece üzgün ve pişmanım. Eylemim neticesinde bir anne ve baba en büyük acıyı yaşamıştır. Keşke bu olay neticesinde ben ölseydim de o çocuklara bir şey olmasaydı. Yaşadığım her gün iyileşmesi için dua ediyorum. Bu olay nedeniyle uykularım kaçıyor. Uzun zamandır tutukluyum" diyerek, tahliyesini talep etti.
Dosyadaki HTS kayıtları ve tutanaklara göre sanığın kaza anına yakın zaman diliminde yaklaşık 8 dakika telefonla görüştüğünün tespit edildiği belirtilerek, kaza anında telefonla konuşup konuşulmadığının sorulması üzerine Coşkun T., kaza anında telefonla konuşmadığını ifade etti. Kepçe operatörü olduğu için ustasının kendisini aradığını kaydeden Coşkun T., tali yoldan ana yola çıkacağını belirterek telefonu kapattığını söyledi.
"Ancak kendi çocuğumu kurtaramadım"
Hayatını kaybeden Eli Su Ekinci’nin babası avukat Kamil Ekinci, söz verilmesi üzerine sanıktan şikayetçi olduğunu ifade etti. Sanığın pişmanlık beyanlarının kabul edilebilir bir tarafı olmadığını belirten Ekinci, "Çünkü bu ikinci celsedir ve ilk celsede hiçbir pişmanlık ifadesi bulunmamaktadır. Bu celsedeki beyanlar heyeti etkilemeye yönelik ve öğretilmiş beyanlardır. 23 yıllık meslek hayatımın çok büyük bir bölümünü gönüllü olarak çocuk hakları için geçirdim. Dünyayı kurtaramasam da bir çocuğu kurtarırım düşüncesiyle hareket ettim ancak kendi çocuğumu kurtaramadım. Bu beyanları esas alarak hareket etmek adaleti incitecektir. Siz çocukları koruyabilirsiniz. Yaya geçidinde belediye otobüsünün yayaya yol verdiğini göre göre kazayı gerçekleştirmiştir. HTS kayıtlarını göz göre göre inkar etmektedir. Sayın heyet merhamet edecek ise çocuklara merhamet etsin" diye konuştu.
Müşteki avukatı Halil Demir de sanığa isnat edilen suça ilişkin olası kast hükümlerinin uygulanmasını talep ederek, tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.
"Çocuğum halen felçli durumdadır"
Kazada yaralanan ve tedavisi süren Elif Yüksel’in babası Behçet Yüksel verilen söz üzerine, "Çocuğum halen felçli durumdadır ve tedavisi devam etmektedir. HTS kayıtlarından kaza anında sanığın telefonla görüştüğü açıktır. Sanık önceki duruşmalarda 50 km/s ile gittiğini beyan ettiyse de hava yastıklarının patlaması bu hususun yalan olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep ediyoruz" dedi.
"Sanık olası kasttan sorumlu tutularak yargılanmalı"
Söz alan müşteki avukatı Hibe Gökalp ise olay yerine 120 metre öncesinde uyarı ve ikaz levhaları bulunduğunu, okul geçidi levhası ve 30 km/s azami hız uyarısının yer aldığını belirterek, "Sanık ’ne olursa olsun’ mantığıyla hareket ederek, hızlı araç kullanarak kazaya sebebiyet vermiştir. Belediye otobüsünün durmasını ve okul çıkış saatini gözetmeyerek hızını azaltmamıştır" diye konuştu. Elif Su Ekinci’nin ölümüne ve Elif Yüksel’in ağır derecede yaralanmasına neden olan Coşkun T.’nin bilirkişi raporuna göre yüzde 100 kusurlu olduğunu vurgulayan Gökalp, sanığın taksirden değil olası kasttan sorumlu tutularak yargılanması gerektiğini savundu. Gökalp, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.
Sanık avukatı Utku Uzun da müvekkilinin taksirli suçtan yaklaşık 1 yıldır tutuklu bulunduğunu, bugün ceza verilse bile infazını yatmış durumda olduğunu ifade ederek, tahliyesini istedi.
Tarafları dinleyen mahkeme heyeti dosyadaki eksik hususların giderilmesi ve tedavisi süren Elif Yüksel hakkında kati rapor düzenlenmesinin istenilmesi için duruşmayı erteledi. Sanık Coşkun T.’nin de tutukluk halinin devamına karar verildi.
